5 Ekim 2010 Salı

Nefes Gibi ya da Başka Bir Şey!


Yerim ufaktı. Çok canımı sıkıyordu bön bakışlar. Okyanus rüzgarı özledim. Değişiklik istedim azıcık. Sırtüstü yattım suya, yaşarken bile bu kadar gerçek değildim. Ölü gibi olmak daha kolay!
İnandı bu yüzgeçsiz yarım akıllılar. Ama planım tutmadı. Beyin hücrelerim yumurta kabukları ve yemek artıkları arasında tek tek can verirken yarım akıllıların en duyarlısı bir avuç dolusu gözyaşıyla aldı beni. Çöpü boylarken de öldüğüme inanmamıştı. Tuttum kendimi, tüm soluksuzluğa rağmen kuyruğum dahi oynamadı! Açtım gözlerimi kocaman. Ama minik tombul parmaklı yarım akıl, anladı beni başka bir gezegende, saçma sapan bir antlaşma imzaladık. Sözsüz sessiz...

Bir reçel kavanozunda bir gece birlikte uyuduk. Yastığından ayakucuna değin yuvarlandım. Ertesi sabah içim dışımda bol yaralı bereli bir bisiklet yolculuğunun ardından kavanoz kapağı açılır açılmaz keskin tuz kokusu... Ve işte deniz!
Geçti her şey! Şimdi yaşamak böyle bir şey mi?

2 Comments:

piktobet said...

duyarlı bir balık, yarım akıllıların en duyarlısıyla.. balık gözüyle dünya. ve hayat. böyle olsa gerek evet. görseller fon renkleriyle bir harika olmuş gerçekten.

LETHE said...

:)
Mutlu etti, çok teşekkür ederim.