20 Şubat 2009 Cuma





ZIRVA




(Uykusu kaçan her sağlıklı insan bir parça da olsa saçmalar ve uyku bozuklukları çoğunlukla psikolojik sebeplere dayanır!)






Hikaye içinde bir hikayedir bu...Sonu ya da başına dair en ufak bir bilgi yok. Mekan için en sevdiğiniz yer sizin olsun, biraz renk biraz ışık olsun sadece,balmumundan boyalarınızı avuçlarınıza alın,akreple yelkovanı rehin bırakın; sadece mantık kurallarına ters düşmemek için gelecekten bir an seçin, zaman dediğimiz zaten yanılsama!

Lethe aldanmıştır. Gönlü geniş insanlar sevgilerini saçabilirler, sömürülebilirler fakat asla kelimeler konusunda savruk olamazlar! Günlükler anneden saklanmazdı belki,giz yoktu bir zamanlar ama kalabalıkların içinde soyunmak gizden öte cesarettir! Evet...Lethe yanılmıştır. Hayat bir hikayeye sığamayacak kadar çok cümle barındırıyor,ömrünün sonuna kadar sussa bile çok fazla insan konuşuyor! Seyirci kalmak susmaktan daha zor...Elinde kalansa sadece tasavvur...Hayallerinin ipini çoktan salıverdi,içlerindeki helyum bir gün nasılsa bitecekti...Renkli plastiklerle kalakalmaktansa en güzel anında vedalaştı onlarla,kocaman rengarenk,capcanlıyken tereddüt bile etmeden hepsini boşluğa bırakıverdi. Sonra bir hikaye yazdı. Bir rüya,masal ya da hayal değildir bu! Pembe ve uçucu her şeyi silip atmıştır literatüründen,hayallerin iplerine bağlamıştır.Korkmayın büyük hayallerdi,taşıyabilecek kadar büyük... Ve işte şimdi hikaye başlar!

Zamanı ikiye bölen bir kaza...Hayatını da beynini de ikiye bölmüştür artık. Sağ şakağındaki kemik gözünü azad edip beynini parçalamış,beyniyle birlikte anıları da saçılmıştır. Bedeni can çekişirken ruhu, hayallerle harmanlanmış anılarını tutmayı, bir araya getirmeyi başaramamıştır(helyumdan olsagerek!). Aslında bir zamanlar kalmak için herkes kadar sebebi vardı; en az hepimiz kadar!

Doktorumuz kahramanımızın yaşam savaşına hayran kalmakla birlikte çocukluğundan beri
aklını zorlayan, sınırını aşan her şeyi gerçekleştirebilecek kadar cesur olduğu bir dönemdedir. Önce aylardır ötenazi bekleyen hastasının odasına sızar; yüzüne bakar. Hiçbir kıpırtı yok! Aylardır seyrettiği o cansız kas hareketleri dışında! Ömrünün son deminde güzel bir malzeme bulmuştur...Öbür tarafta görevini tamamlamak için ağır yaralı bir komutandan emir bekleyen bir beden vardır,teslim olma zamanı yakın...Yasal düzenlemeleri uyarlayabilecek karar yetki sahibidir,deli tarafı biraz cesaret verse an meselesidir...Korkar! Felsefeye olan o anlamsız ilgisi septik tarafını da harekete geçirmektedir. Tekrar hastasına bakar;

-Belki de biraz daha beklemeli!
İçses;
-Kız ya ölürse?
-Yenisi gelir...
İçses;
-O olsun!!!
-???

(uyku zamanı...arkası yarın!)