16 Ekim 2009 Cuma

Balıklar Da Uyur!

Şehrin en güzel saati! Koku ise dayanılmaz! Şaşırtıcı ama devamlı güncellenip zıvanadan çıkan projelerimi bir kenara bırakırsam sanırım burayı sevdim. Rüya görüyorum...Belki de oksijensizlik kafama vurdu; halüsinasyon görüyorum. Ne fark eder?! Mutluyum...

Her insanın yıldızı varmış...Halt etmiş onlar! O yıldızlar balıkların! Gözlerimle görürdüm, mort olan her balık suya yansıyan ışıkları biraz daha söndürüyordu. Buraya geldiğimden beri gördüm ki insanlar yıldızlara sahip olamayacak kadar bencil! Kendi parıltılarına sarılıyor hepsi, yıldızlar umurlarında değil! Belki de yıldızlara kafa tutuyor, şapşallar!

Ama biz öyle değiliz. Yarım akıllarımızla hayatta çuvallarken yıldız tozuyla mucize ararız. Hayallerimiz onların helyumlu uçan balonlarını fazlasıyla sollar; zeplinler yaratırız. Hatırlayabilseydik boyutlar değişebilirdi tabi! Haddimizi bilir, asla yıldızlara kafa tutamayız. Bir gün her birimiz gökten inen yıldızına koşarak balıklar cehennemini boylayacak. Çok şükür, insanlığı karanlıkta, romantizmden yoksun bırakmamak için çalışmalar sualtında her saniye devam etmekte!

Ben şimdilik tozundan yararlanıyorum. Yıldızım bana yakın bir yerde. Bu kadar eziyete göğe yakın olduğum için katlanmak takdire şayan bir çaba! Bu gece başıma düşen yıldız tozları için minnettarım. Erimiş gıdadan yoksun, bol uçurucu etken ve yıldız tozuyla renkli bir gecenin keyfini sürüyorum...

0 Comments: